8 Kasım 2013 Cuma

Marmaray Ne kadar Büyük Bir Proje Olabilir ki?

Süleyman Demirel'in başbakanlığının ne anlama geldiğini anladığımda henüz 7-8 yaşlarındaydım.Benim doğduğum köyde henüz elektrik olmadığı için insanlar gaz lambası ile işlerini görüyordu..
Yaşadığım ilçe merkezinde çoğunluğun elektriği vardı ama biz uzun süre elektriği ve buz dolabı olmayan bir evde yaşadık.
Bizim köye elektrik geldiğinde Süleyman Demirel başbakandı ve ülkede bulunan kırk bin köyünün henüz dörtte birine elektrik ulaşabilmişti.Dikkat ettiyseniz,kanalizasyon ve su şebekesinden hala hiç bahsetmiyorum bile...
Sonra... elektrik hızla here yere ulaştı.Sonra... evlerde musluklardan sular akmaya başladı.Daha sonra da evlerin bahçelerinde yada altlarında bulunan foseptik çukurları kapanarak,yerlerine kanalizasyon tesisleri yapıldı ve insanlar evlerinin içine yaptıkları tuvaletlerinden hacet gidermeye başladılar.

Bütün bu gelişmelere rağmen Demirel,Bülent Ecevit'in yükselişini engelleyemedi.Çünkü Ecevit, bölüşmekten,alınterinin kazanacağından filan bahsediyordu.Kısa süren iktidarı sırasında çıkardığı "İş Yasası" ile ülkenin çalışma hayatına yenilikler getirmişti.Sendikalar yasasını onaylayarak,hak aramak için grev yapmanın önünü açmıştı.Ülkenin kültür ve sanat açılımlarını yapmıştı.

Bu ara bir iki darbe girişimi ve 12 Mart Muhtırası yaşandı.

Sonra Demirel ve Ecevitli yıllar sona erdiğinde muhteşem "12 Eylül Dönemi" yaşandı.

12 Eylül ürünü olarak ortaya Özallı yıllar geldi.Karma ekonomiden serbest piyasaya geçildi.Çağırmalı telefeon görüşmelerinin yerini otomatik görüşmeli telefonlar aldı.Her eve telefon gitti.Siyah beyaz televizyon bir gecede renkli yayına geçiverdi.Bilgisayarlı yaşama geçişin temelleri atıldı.Yine bu dönemde fiat otoların yanına başka Avrupua ve dünya markası otomobiller ülkeye girmeye başladı.FSM Köprüsü tüm yakınmalara rağmen bu dönemde tamamlandı.

Günümüzde ise AKP ve Tayyip döneminde nedense metro önceliği yerine metrobüs önceliği getirilerek,ulaşım idare edilmeye çalışırken,DDY neredeyse tarih oldu.Tamiratı hiç bitmeyen otoyollar her yana yayıldı.Ve son olarak,3.Köprü tartışmalarıyla başladı.Marmaray ise haklı bir övünç kaynağı olarak,İstanbul ulaşım ağına katıldı.

AKP'ye ne pahasına olursa olsun,bağlılık yemini olanlar,3.Köprü ve özellikle Marmaray' konusunda hükümete haksızlık yapıldığı iddiasındalar.Öyle ki,onlara göre Marmaray gibi bir projeyi beğenmeyerek,aleyhinde konuşanları ahmaklıkla suçlayabiliyorlar.En çok zorlarına gidende,böylesine müthiş bir projenin Cumhuriyet tarihinde daha yapılamadığı iddiasında olmarıydı.

Bu yazıyı yazma düşüncesi de işte tam burada ortaya çıktı.
Yapılan işler ve icraatlar sırasında öyle büyük başarılar var ki,o dönemi yaşayanlar ve yaşatanlar o başarının en büyük başarı olduğu iddasındaydılar.
Ancak; zaman geçtikçe başarılar parlaklığını kaybediyor.

Eğer öyle olmasaydı...
En ücra köylere kadar elektrik götüren Demirel'e kendi köyünde bile hakarete varan davranışlar sergilenmezdi.(AKP Isparta mitinginde Demirel,"Yuhalandı!..)

Özal,iletişim ve ulaşımda yaptıkları yerine daha çok ailesinin skandallarıyla anılıyor.

Marmaray projesine gelince,hiç şüphesiz önemli bir proje ama,köylere elektrik,su ve kanalizasyon gitmesinden daha önemli bir proje değil.
Telefon ve bilgisayar iletişim ağlarının kurularak,yaygınlaştırılmasından da önemli değil.
Velevki,insanların iş yaşamı ve haklarının savunulması için direniş göstermelerini kolaylaştıran yasalardan da daha önemli değil.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder